 
                    Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
 
                    Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
 
                    Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
izmirli müzisyen Akın, “Sor bir kere” ile müzik listelerinde güçlü bir çıkış yakaladı

İRAN FÜZELERİ FİRAUN ARAP KRALLARINI VURMALI ÖNCE
Teravihin duası semaya yükselirken, Riyad’ın üzerine düşecek bir füzeye de “Âmin” denir bu coğrafyada. Çünkü artık sözün bittiği, ihanetin açıklandığı, maskelerin düştüğü çağdayız. İsrail’e arka çıkan, Filistin’in celladına kardeş olan, ABD’nin postacısı olmuş o saraylarda Müslümanlık kalmadı!
Mekke bizim kıblemizdir, Medine gözümüzün nurudur. Ama bu iki kutlu beldenin gölgesine sığınarak İslam’ın ruhunu ezen, Amerikan bayraklarını minberlere astıran Suudi hanedanı için dua değil, hesap günüdür artık!
İran füzeleri Tel Aviv’i hedeflemeden evvel, Riyad’ı titretmeli. Çünkü ihanet içeriden gelir önce. Ve bu ümmet, önce içindeki satılmışlarla yüzleşmeden hiçbir düşmana karşı saf tutamaz.
Bu çağda birlik, yalnızca aynı kıbleye dönmekle değil; aynı ihanetin karşısında saf tutmakla mümkündür.
Ve o ihanetin başı: Suudi Amerika’dır!
O krallar: Firavun’dur!
O saraylar: Musa’sız Mısır’dır!
O hâlde söyleyin ey dostlar:
Füzeler önce Riyad’a, adalet önce ihanetin merkezine inmelidir!
Yoksa ümmetin başı eğik, kıblesi şaşkın kalacaktır.
LAÇİN.
 
						 
						